KORUYUCU EVLİLİK - Evlenmeye giden yolda danışman kılavuz 

-> Evliliğe giden yol
-> Oturum (İkamet) durumu
-> Tahkikat
-> Evlenme mukavelesi ve evlilikle gelen sorumluluklar
-> Babalık

Bir ilticacının ülkede kalma hakkının sadece tesadüflere dayandığı bir İltica Politikası, sürekli oturum hakkının sadece evlilikle sağlanabildiği bir Göçmen Politikası gerçeği günümüzde bir çok insana evlilik yapıp yapmamayı veya aynı cinsiyetten olan insanlara yaşambirliği kurup kurmamayı düşündürüyor. Sevgiden kaynaklanan veye sevgisiz, ama her durumda arkada oturna izninin elden alınabileceği veya hiç verilmeyeceği tehdidi ve bu tehditten kaynaklanan evlilikler. Günümüzde evlenmek için gerekçeler çok çeşitli olabilir, kimi sevdiği insanı yakınında bu ülkede tutabilmek için, kimide bir insanı tehdit eden siyasi bir takipten ve yapılabilecek olan sınırdışından korumak için böylesi bir olayı düşünebilir. Nedenler ne olursa olsun böylesi bir yolda düşünülmesi gereken neler olabilir?

Hiç şüphe yokki oturma hakkının yasal olarak sağlama alınmasındaki en güvenli yol evliliktir. İnsanların neden ve kiminle evlenmek veya yaşambirliği kurmak istemeleri kimseyi özelliklede Devleti hiç ilgilendirmez bu sadece o insanların özel ilişkileridir. Ama ne yazık ki Devlet bu prensipe uymuyor, bu nedenle yapılacak olan her evlilik önceden iyice düşünülmeli, planlanmalı ve hazırlanmalıdır. Sevgi ile başlayan ama oturum sorunun birlikte getirdiği problemlerden dolayı yapılan evliliklerde ilişki zamanla bu sorunların etkisinde yıpranabilir veya sona erebilir. Evlilik birlikteliklerde tek taraflı olmaksızın bağımlılığıda beraberinde getirir ve unutulmamalıdırki oturum sorunundan kaynaklanan evliliklerde Alman vatandaşlığına sahip olan eş her zaman için daha güçlü bir pozisyondadır, buda ilişkinin dengesini bozabilir. Bazen ilişkilerde tarafların evliliğe bakış açılarının çok farklı olduğuda saptanabilir, evlilik birine göre formaliteden öteye gitmez iken bir digerinde geleneksel beklentileride beraberinde getirebilir. Bu tür olayların sıklıkla görüldüğü göz önünde tutularak, sevgi ile başlayan birlikteliklerin suçluluğa, şiddete ve kavgaya dönüşmemesi için, evlilik aktinden önce olabilecek bu tür olaylara, ortaya çıkabilecek soru ve sorunlara açıklık getirilmesi gerekmektedir.

Aşağıda evlilik öncesi karar aşamasında sizlere yardımcı olacağını düşündüğümüz bazı bilgileri sunuyoruz. Ama herşeyden önce Federal Almanya’da her Eyaletin kendi yönetmeliklerine göre uygulamalarda bulunduğunu önemle hatırlatmak istiyoruz. Bu nedenle evlilik öncesi bağlı bulunduğunuz Eyaletin yetkili makamlarından (Yabancılar dairesi, nikah memurluğu, Noter) açıklayıcı bilgiler almalısınız. İlk önce düşünülmesi gereken bir kaç nokta: Şu andaki yasal uygulamalara göre yapılacak olan evliliklerin üç sene sürmesi ve bunun ilk iki senesinde birlikte ve üçüncü senesindede ayrı yaşamak gerklidir. Genelde bu üç sene içerisinde pek fazla bir bürokrasi ile uğraşmanız gerememektedir. Ama yinede unutulmamalıki evlilik beraberinde bir çok sorumluluklarıda getirir, örneğin başka bir şehire taşınma planları, yabancı bir ülkede ikamet etme veya çocuk sahibi olma arzusu, evliliği engelleyici unsurlar olmasa bile bu akti zorlaştırıcı nedenlerdir.

Bu tür bir ilişkideki en önemli unsur kişilerin birbirlerine olan güvenleridir, taraflar evlilikle gelebilecek her türlü sorunlarda birbirlerine destek verebilmeli ve dayanışmalıdırlar. Çiftlerden birinin yasal ikameti sadece bu evliliğe bağlı iken, diğeri içinse evlilik sosyal yardım, işsizlik yardımı, öğrenci kredisi, vergi sınıfı gibi maddi yükümlülükleri beraberinde getiriyor, unutulmamalıki birlikte yaşama durumunda eşler birbilerine karşı mükellef oluyorlar mesela bir eşin sorumsuzluğundan kaynaklanabilecek bir icra konusunda diğer eşte yükümlülük altına, giriyor bu nedenle böylesi durumların olmaması için her iki tarafta özen göstermelidir, eğer herşeye rağmen böyle bir durum oluyorsa bu konu hakkında mutlaka ve mutlaka konuşulması gerekmektedir.

Prensipte bu tür konularda yardım edebilecek, destek verebilecek bazende iletişimi sağlayabilecek güvenilir arkadaşlara, dostlara gereksinim vardır, böylesi bir evlilik sadece kişisel, özel bir durum olarak görülmemelidir, diğer taraftan ise büyük bir açıklık ve çok fazla insanın durumdan haberdar olması evliliği tehlikeye düşürebilir, unutulmamalıdır ki yabancılar dairesinin koruyucu evlilikleri ortaya çıkarabilmeleri ancak ihbarcılarla sağlanabiliyor, bu nedenle çevrenizde güvenilir insanların olmasına dikkat etmek, kaçınılmaz bir zorunluluk.

Evliliğe giden yol                     <- top
Yabancı olan eşin geldiği ülkeye ve bu ülkenin politik ve bürokratik durumuna göre evliliğe giden yol kolay veya çok zor olabilir. Bu nedenlerle evlenmek için nelerin gerekli olduğunu ikamet ettiğiniz yerin sorumlusu olan nikah memurluklarından öğrenmeniz gerekmektedir. Federal Almanyada eyaletlerin özerkliği göz önünde tutularak çeşitli nikah memuluklarından bilgiler alınması yararlı olabilir, bazı yerlerde evlilik işlemi çok kolay olurken bazı yerlerde çeşitli zorluklarla karşılaşılabilir, böylesi durumlarda size en uygun yeri seçmelisiniz. Böylesi durumlarda bazen ikamet adresini değiştirmenin dahi gerekliliği düşünülmelidir. Eyaletlerin kendilerine özgü uygulamalarda bulunduğunu söylemiştik bu nedenle bir çok Eyaletlerde evlilikten nikah daireleri sorumlu olur iken bazı Eyaletlerde Noterlik de böylesi bir görevi yüklenebilir.

Genellikle nikah dairesinden üzerinde evlilik için gerekli olan bilgilerin, müracat için gerekli dökümanların ve hangi dökümanın gelinen ülkedeki Alman Elçiliklerinden onaylatılmasının gerekli olduğunun yazılı olduğu bir liste size verilir. Doğum kayıtları, Pasaport, evlenme ehliyet belgesi veya gelinen ülkeye bağlı Nüfus cüzdanı gibi evlilik için gerekli olan bu belgeleri vatandaşı olduğunuz ülkeden temin ve talep etmeniz gerekmektedir. Bazı Ülkeler için bu belgelerin gerçekliğinin o Ülke sınırları içerisindeki Alman Elçilikleri tarafından tastik edilmesi gerekmektedir. Yasal olarak bu işlem Konsolosluklar yasasının 13. Paragrafına dayalı olan bir formaliteden öteye gitmez iken bazı ülkelerde Sefaretler 2001/2002 yılından beri bazı zorluklar çıkarabiliyorlar ve detaylı araştırmalara gidebiliyorlar, bir çok Batı Afrika Ülkelerini ve Viyetnamı böylesi Ülkeler arasında sayabiliriz. Bu tür detaylı bir araştırmanın söz konusu olduğu durumlarda, devreye sokulan güvenilir Avukatların maddi kazanç elde etme çabaları göz önüne alındığında bu tür işlemlerin nekadar uzun sürebileceği veya hemen hemen olanaksız bir hale getirildiği anlaşılabiliyor. Bu tür durumlarda yabancı olan eşin ülkede ikameti sadece bu belgelerin gelişine bağlı ise ve bu eş sınır dışı tehtidi altında ise veya geçerli seyahat dökumentarı nevcut değil ise, yabancılar yasaları ve hukuku konusunda deneyimli bir Avukata başvurmanız kaçınılmazdır.

Eğerki vatandaşı olunan Ülke “Evlilik ehliyet belgesi“ gibi bir belgeyi tanımıyorsa, ikametinizin olduğu Eyaletin, Eyalet Yüksek Mahkemesinden “Evlilik ehliyet belgesinin azadı“ belgesini almanız gerekmektedir, bu tür işlemleri genelde nikah dairesi üstlenir ama bu makamın bu hususta zorluk çıkarması da söz konusu olabilir, böylesi bir durumda yine Avukatınızı devreye sokmalısınız.

Genelde bir çok eyalette evliliğe müracat için geçerli herhangi bir oturum (İkamet) izninin olmasına rağmen bazen bu konudada çeşitli zorluklar çıkabiliyor. Eğer ki evlenilecek olan yabancı eşin ülkede bulunması yasallaştırılamıyorsa ülke dışında yapılacak bir evlilik düşünülmelidir. Bu durumda Almanya da başlatılan işlemler durdurulur.

Pasaport temini çok kere zolukların çıkmasına neden olmakata. Nüfus Kayit örneği yönetmenliğinin 5. fikrası gereği yabancı eşin tabiiyeti pasaport yada nüfus cüzdanı aracılığı ile ispat edilir. İltica davaları sürmekte olan ilticacıların, genellikle pasaport temini imkansızdır, çünkü ilticacılar geldikleri devletin elçiliklerine gitmek istemezler. Özellikle iltica talepleri henüz kabul edilmemiş veya redde uğramış eşler için en büyük zorluğu gerekli olan Pasaportun temini ve vatandaşlığın ispatı oluşturur, bu durumlarda genelde gelinen ülkenin vatandaşı olduğunun kanıtlanabileceği herhangi bir belge, süresi geçmiş bir pasaport veya nüfus cüzdanı da yeterli olabilir. Gerekli olan bütün dökümanların nikah memurluğuna verilmesi ile bu makam size nikahı kıymak için bir tarih tespit etmek zorundadır. Nikah memurlarının evliliğin gerçekliği konusunda herhangi bir şüpheye düşmeleri durumunda yasal olarak bu nikahı kıymama zorunlulukları olmasına rağmen bu yasa günümüzde pek uygulanmamaktadır.

Oturum (İkamet) durumu                     <- top
Yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi, evlilik yabancı eşin yasal olmadan ülkede ikamet etmesi durumunda daha da zorlaşabilir. Bu nedenle bu eşin ülkede bulunuşunun yasallaştırılması gerekmektedir, bunun için en iyi yol ise iltica talebinde bulunmaktır. Şimdiye kadar bu talepte bulunulmuş ve red cevabı alınmış olsa bile, eğerki yabancı olan eş için bir arama ve mahkumiyet tehlikesi yok ise  bu talep yinelenebilir. Ama eşin aranması durumunda böylesi bir tutum sınır dışını kolaylaştırıcı olabilir.

Evlilik veya yaşambirliği aktinin gerçekleştirilmesinden sonra yabancılar yasasının 23.Paragrafı ve 1. bendine dayanarak oturum (İkamet) izni almak için yabancılar dairesine müracaat edilebilir. Bunun yapılabilmesi için aynı zamanda eşlerin ikamet adreslerinin aynı olması gerekmektedir. Başka bir şehirde yapılan öğrenim, çalışılan işin konumu veya gösterilen çabalara rağmen uygun bir evin bulunamaması gibi bazı istisnai durumlarda farklı ikamet adresleride verilebilir. Ama yasalara göre birlikte yaşam birlikte ikamet anlamına gelmektedir.

Yasalara göre evlilikle birlikte oturum (İkamet) izni ilk aşamada üç yıllık bir süre için verilmelidir, ama günümüzde yabancılar dairesi özellikle de iltica talebinde bulunmuş kişilerle yapılan evliliklerde kontrolleri kolaylaştırmak için bu süreyi bir seneye indirgemiştir. Aynı zamanda çiftlerin birlikte yaşayıp yaşamadıkları konusunda duyulacak olan bir şüphe sonucunda yabancılar dairesinin hak edilmiş bu izni geçiciolarak vermeme ve soruşturma aşlatma yeterlilikleride olmaktadır. Böylesi bir şüpheden kaynaklanan “Anlaşmalı evlilik sorgulamasına“ hiç kimse sizi zorunlu tutamaz, yinede yapılan tecrübeler gösteriyorki böylesi bir sorgulama ortadaki şüphelerin kalkması için iyi bir yolda olabilir, ayrıca böylesi bir durumda geçici de olsa bir süre birlikte yaşamanın bir çok avantajı olabilir. Bu tür bir sorgulamada ne tür sorularla karşılaşacağınızı öğrenmek içın yakınızdaki bir ilticacı danışma bürosuna veya çok uluslu evlilikler konusunda yardımı amaçlayan derneklere müracaat edebilirsiniz.

Alman vatandaşları ile yapılan evliliklerde yabancılar yasasının 9. Paragrafı, 1. bendi ve 1 Nr. lı hükmüne dayanarak, yabancı eşin ülkeye yasal girişi telafisi gerekmeden de oturum (İkamet) izni verilmesi gerekmektedir. Yasal oturum iznine sahip göçmenlerle yapılacak olan evliliklerde ise bu durum, yabancılar yasasının 18. Paragrafı 1. bendi gereğince kişinin aile birleşimine veya 18. Paragrafı 2. bendi gereğince taktire bağlı muameleye hakkı olup olmadığına dayanmaktadır. Bu nedenle göçmenlerle yapılacak olan evliliklerde böylesi durumlar evlilik öncesinden araştırılmalı ve açıklığa kavuşturulmalıdır.

Bağımsız oturum (İkamet) hakkı iki yıllık bir evlilik süresinden ve sahip olunan oturum (İkamet) izninden sonra elde edilir, iki yıllık sürenin dolmasından sonra, eğerki eşin sınır dışı edilmesi için yasal herhangi bir durum yok ise yabancı olan eş ayrılıktan sonrada Almanya da kalmaya hak kazanır. Bu koşul burada sürekli ikamet eden göçmenlerle yapılan evlilikler içinde geçerlidir. Alman vatandaşları ile yapılan evliliklerin üç yılını doldurması durumunda yabancı olan eş süresiz oturum (İkamet) izni için müracaat etmeye hak kazanır, böylesi bir durumda eşlerin yazılı olarak birlikte yaşadıklarını beyan etmeleri gerekmektedir. Süresiz oturum hakkı verilen bilgilerin gerçek dışı olması durumunda geri alınabilir, bu nedenle yazılı veya sözlü yapılan beyanlarda verilen tarihlere çok dikkat etmek gerekmektedir.

Tahkikat (Soruşturma)                     <- top
Bazen eşlerin arasında olan yaş farkı, konuşulan ortak bir dilin olmaması, Alman eşin daha önceden de yabancılarla evlilik yapmış olması veya yabancı eşin sınırdışı isteminin evlilikten çok kısa bir süre önce gelmiş olması gibi durumlarda yabancılar dairesi duyulan şüphe üzerine bir soruşturma başlatabilir. Böylesi durumlarda Polis komşuları sorguya çekebilir, beklenmedik bir anda ev ziyareti yapabilir, eşlerin evlilikten önceki ikamet adreslerinde kontroller yapabilir veya eşlerin ailelerini sorgulayabilir. Bu tür durumların olabileceği göz önünde tutularak evlilikten önce bunların önlemleri alınmaya çalışılmalıdır mesela aileye çocukları hakkında sorulacak sorulara yanıt vermemeleri uyarısında bulunulabilir.

Evlilik mukavelesi ve sorumluluğu                    <- top
Evlilik beraberinde, evlilik süresince ve ayrıldıktan sonrada bir çok sorumluluğu getirir. Bu nedenle her iki tarafında maddi ve manevi herhangi bir kayıba uğramamaları için birbirlerini korumak için evlilikten önce veya evliliğin ilk aşamasında Noter huzurunda bir evlilik mukavelesi yapmaları olabilecek bir çok kaybı önleyebilir. Yapılan bu mukavele ile eşler birliktelik süresi içerisinde ve ayrıldıktan sonra da birbirlerini nafaka ödeme yükümlülüğü, emeklilik primlerinin paylaşımı ve buna benzer bir çok maddi konularda garantiye almış olurlar. Böylesi bir anlaşmada tarafların mal varlığı ayrılığıda yapmaları yapılan tecrübeler sonucunda önerilir.

Babalık                     <- top
Evlilik sürecinde veya boşanmadan sonraki 302 gün içerisinde doğacak olan çocuklar otomatikman meşru (Evliliğe ait) olarak kabul edilir, bunun sonucuta erkek eşin nafaka ödeme yükümlülüğünü gündeme getirir. Eşin babalığı kabul etmemesi durumunda, fiziksel olarak çocuğun babası olmadığını ispat etmek için babalık davası açması gerekmektedir. Aynı zamanda çocukta annesi tarafından temsil edilerek böyle bir babalık davası açabilir. Koruyucu evliliklerin düşünüldüğü durumlarda tarafların çocuk sahibi olma arzularını ve planlarını gelecekteki dört sene dışında yapmalarını öneririz. Yinede böylesi bir arzu yapılacak evliliğe herhangi bir engel ifade etmez. Günümüzde açılan babalık davaları çok kısa sürede ve problemsiz olarak çözülebiliyor.

Bizler, eğerki her iki tarafta alınacak olan sorumluluğun bilincinde iseler, koruyucu evliliğin beraberinde getireceği bütün zorlukların ne olursa olsun üstesinden gelineceğine inanıyoruz. Ama yinede böylesi bir karar kişinin hiç bir baskı altında olmaksızın, bizzat özgür iradesi ve istemi ile verilmesini gerektirmektedir. Enstitü XYZ

<- back